22 Temmuz 2013 Pazartesi

Aynadaki Sen





Bazen yaz ortasında bile içinin derinliklerinden bir üşüme geçiyor, silkiniyorsun.. Sanki bazı şeyleri unutturmak ve kendine gelmeni sağlamak için yapılan bir uyarı gibi.

İnsanlar delirmiş durumda, zaman garip bir zaman.. Bir hiçliğin içinde kaybolup gidiyoruz..

İçindeki boşluğa iyi gelecek tek şeyin bir kişi olduğunu düşünüyor olmak bile tuhaf. İşte o şekilde seviyorken insanlar birbirlerini, içteki hüzne sebep olan şeyin de bu kişi olduğunun farkına varmak devrelerin yanmasına sebep oluyor.

Halbuki geçinilip gidilse kardeş kardeş, sudan sohbetler mutlu etse, bir arada olunsa, okuduğun kitaplar zevk verse, farazi şeylerden bahsedilip havanın sıcak ya da soğuk olan durumu irdelense fena olmaz hani!
Basit şeyler yani.

Çay, simit ve aşk olsa!
Dost olsa..
Aynada kendini görebileceğin biri:
O da karanlıkta senin gibi..
Kendini kendim demeden seven
İçindeki kavganın gürültüsünü duyan
Bir yetmişliği yazıya deviren
Dışardan bakıldığında kedi, içinde kaplan olan..
İnandığı şeyleri savunurken çirkefleşmemek uğruna kontrol sistemini sürekli güncelleyen..
Susup da çok şey söyleyen, gülerken ağlayan.
Bakışıyla öldüren
Aynadaki sen!
İçinden çıkamadığın..
Çıkmaz denen şey
Çıkmasan ne olur!





1 yorum: