Hayat da devam ediyor tabi!
Yazıyoruz, çiziyoruz, işe gidiyoruz, işten geliyoruz, yemek yiyoruz, ders çalışıyoruz, içiyoruz, üşüyoruz, gülüyoruz, ağlıyoruz, okuyoruz, izliyoruz..İzliyoruz evet. Burada duralım. Bir nefes alalım. Bizi bir nebze hayata bağlayan yedinci sanatın doludizgin dünyasına gidelim. Neler mi izledik?
Bir göz atalım hadi..
Manchester By The Sea
İşte favorim, hani darmadağın olursunuz ya, o hesap. Acıtmadan, vurmadan, kırmadan, ağlatmadan dramın dibi nasıl olurmuş görüyorsunuz. Casey Affleck'in bu filmde oynadığına inanmak zor, birebir yaşıyor sanki. Hani hayatınız film şeridi gibi gözünüzün önünden geçer ya bazen, işte bu filmde de bir başkasının hayatı gözünüzün önünden geçip gidiyor, sarsıyor ve diyorsunuz ki benim derdim dert mi Lee Chandler, senin derdin yanında..
Arrival

Bilim-kurgu filmine nasıl mı duygu katılır? İşte böyle, izleyin göreceksiniz zaten. İnsanlar konuşa konuşa anlaşır, hayvanlar koklaşa koklaşa denir ya hani peki bir insanla uzaylı nasıl anlaşır?
Lion
Gerçek bir hikayeden uyarlanan filmi izlemeden önce yanınızda mutlaka mendil bulundurun. Benim içim çekildi ağlamaktan. Şu dünya hala dönmeye devam ediyorsa bilin ki birkaç iyi insan sayesinde. Filmde Dev Patel öne çıkarılıyor ama benim gönlümü çalan küçük oyuncu oldu.
La La Land
Ruha dokunan, duygusu olan bir film. Bu kadar ödülü topladı, kesin oscarı da alacak diye büyük beklentilerle izlediğiniz zaman hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz. Hayaller ve aşk arasında gidip gelen bir öyküsü var, müzikleri benim gibi hard rock dinleyen birini bile etkilediyse varın gerisini siz düşünün. Orijinal soundtrack albümünü de malum sitede, benden söylemesi.
Nocturnal Animals
Bu yıl Amy Adams, iki filmiyle göz doldurdu. Ama Emma Stone'un yılıydı demek yanlış olmaz. Neyse filme gelirsek, başarılı bir yönetmen çalışması olmuş diyebilirim. Gerçekte mi oluyor yoksa kitabın sayfaları mı okunuyor diye git gelleri olan film farkına varmadan fena geriyor. sakin ve durağan işleyen yapısına rağmen ekran karşısında mıhlanıp kalmak nedir görüyorsunuz.
Passengers
Sinemada bir Jennifer Lawrance gerçeği var. Film olsun, vakit geçirelim diye izleyin işte. Mantık aramayın, konu, kurgu aramayın. Aşk mı? Ha o var.. Romantizm mi? O da var. Daha ne olsun diyenlere iyi bir seçenek olarak buraya bırakalım.
Bu arada Fences filmini yarıda bırakmama rağmen değinmek istiyorum. How to get away with murder dizisinden hayranlıkla izlediğim Viola Davis de bu filmiyle yardımcı kadın oyunculuğu ödülünü göğüsler gibime geliyor. Ama ben onun dizideki avukat rolüne hastayım o ayrı konu.
Son söz olarak filmsiz kalmayın, sinemaya gidin bla bla bla edecek değilim burada. Zaten kalmıyorsunuz, hayatınız film olmuş sizin. Sağlıcakla kalın diyeyim bari.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder