6 Kasım 2016 Pazar

Oturup yıldızlara bakalım dünyadaki seyrimize


writing tumblr ile ilgili görsel sonucu


Otur! Arkana bir yastık al sevgili okur.
Şunun şurasında kaç kişiyiz ki zaten, hadi çekinme ayaklarını da uzat.
Yazmanın yalnızlık gibi bir şey olduğunu söylediler değil mi? Issız, gariban yazarların  hayalleri, beklentileri, ümitleri doğrultusunda karalanan sayfalarda kendini bulabileceğini de söylemişlerdir. Hiç tanımadığın insanların sesini duyabileceğini, bir bebeğin ağlamasını, bir kuşun özgürlüğe kanat çırpışını, senden çok uzakta, apayrı bir zamanda yaşanan hikayenin hüznünü hissedeceğini de anlattılar. 
Bizim uyuşturucumuz da bu: yazmak ve okumak..
Her şeye inat iki satır karalıyoruz şurada, her şeye inat okumaya devam ediyorsun. Etrafına bakıyorsun cehalet sarmış bacayı, ekrana bakıyorsun, okumadığı kitap hakkında ahkam kesenleri mi ararsın, çivisi çıkmış ülkenin haberlerine mi göz atarsın bilemem artık.. 
Sosyal medya zaten çöplük, dostluk bitmiş, aile kavramı kalmamış, aşk desen can çekişiyor, ee ne kaldı geriye? 
Sanırım insana, insanlığa dair bir şey kalmadı. 
Canhıraş bir şekilde debeleniyoruz biz de.. Öyle destansı hikayeler anlatmak değil derdimiz. Kırılması mümkün olan hayalleri baştan kurmuyoruz. Kaç gecedir uyumadıysak, kaç zamandır yaraladıysak yüreğimizi üç-beş kelimeyle anlatmaya çalışıyoruz. Bu yüzdendir ne zaman incinsek yazmaya yeltenişimiz. 
Bugün pazarmış, yorulmuşsun, eğlenmişsin, ağlamışsın, ertesi günü düşünerek kendini sendroma sürüklemişsin ne farkeder? 
Sen şimdi buradasın ya, bu yazı da şükranla sana..



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder